30 Mart 2015 Pazartesi
6-9 yaş için Zack ile Vakvak
Önerilerinize ve eleştirilere açığım. E-posta
yoluyla fikirlerinizi iletebilirsiniz.
24 Mart 2015 Salı
Çocuklarda Kitap Sevgisi
Hamileyken
okuduğum bir haber beni çok etkilemişti. Harward, Texas ve Yale üniversitesinde
çocukların anne karnındayken neler yaptığına dair araştırmalar yapılmış.
Araştırmalarda çocukların anne karnında bütün etraftaki seslerle ilgilendikleri
tespit edilmiş. Ve araştırmanın sonucunda şu kanıya varılmış: “Bebekler alim
olarak doğuyor.”
Çocuklarımızın kitap okuma alışkanlığı anne karnında başlıyor. Hamileyken her gün en az bir
saat sesli kitap okurdum. Doğumdan sonra da durum aynı şekilde devam etti.
Kızımın karşısına geçip onun gözlerinin içine bakarak kitap okumaya çalıştım.
Kızım altı aya yaklaşmışken hep önüne kitaplar koydum. Hatta altı aydan sonra kucağıma oturtup kitaptaki objeleri anlatmaya çalıştım. Parmağıyla gösterdiği her objeyi tekrar tekrar bıkmadan anlattım, hayvanların seslerini taklit ettim. Bazen de gördüklerimi masallaştırdım. (Hala bu şekilde devam ediyoruz)
Kızım şimdi
20 aylık tam bir kitap kurduJ Bu durum beni çok mesut ediyor. Umarım hep böyle
devam eder. Hatta öyle ki eve gelen misafirlerimize de hemen kitaplarını
getiriyor.
Koalayı mı bilmiyor? Kurbağa taklidi yapmayı mı? Flamingoları mı? Teoride
birçok şeyi öğrendi, en kısa zamanda Darıca Hayvanat bahçesine gidip pratikte
de görmesi gerekiyor.
Kitap seçerken ayına göre faydalı olabilecek kitapları almaya özen gösteriyoruz. Benim çitlembik kızım bir kitaptaki bütün objeleri öğrendiğinde başka bir kitap alıyoruz. Babamız genelde Azra’ya kitap ve lego hediyesi alıyor. Görmüş olduğunuz bu kitapları da kızım çok seviyor.
20 Mart 2015 Cuma
İngilizce Öğreten Program
İngilizceye karşı bir
türlü yüksek performans gösteremeyenlerdenim. Sanki bu dille aramda erimesi
mümkün olmayan buzlar var. Kendimi sorguladığımda hemen aklıma ilkokuldaki İngilizce öğretmenim geliyor. Ne kadar didaktik, ne kadar aşağılar tarzda dersler
veriyordu. Bir kelimeyi yanlış telaffuz edeyim hemen kızardı. Aradan kaç yıl
geçmiş maalesef atamıyorum içimdeki yanlış telaffuz edersem korkusunu..
İşte benim çıtır pıtır
kızım da annesi gibi yabancı bir deli karşı ürkek olmasın diye başladım
şimdiden İngilizce öğretmeye. Yapılan araştırmalara göre çocukların yabancı
dili en aktif şekilde öğrenme yaşları 0_5 yaş arası. Gerçekten çocuk gelişimi
açısından çok kıymetli yıllar. Bu yıllarda beyinlerini ne kadar çok aktif
kullandırırsak o kadar iyi.
DuckTv kanalındaki “Lola
and numbers” programını gönül rahatlığıyla kızıma izlettiriyorum. 20 aylık
kızım bu programı izleye izleye İngilizce 10’a kadar saymasını öğrendi. En
önemlisi doğru İngilizce telaffuzlara kulak aşinalığı oluyor.
Programda Lola ve sayılar, güncel zamana göre değişik konseptlerde karşımıza çıkıyor. Bazen sınıf ortamında bazen ormanda bazen de kartopu oynarken.
Akşam saatlerinde yayınlanan programda da sırayla yataklarına gidiyorlar. Kızımla oturup ben bile sıkılmadan izliyorum:)
Gün içinde de kızımla
oyuncaklarını ya da bazen meyveleri (meyveleri sevsin diye) İngilizce sayıyoruz.
Ayrıca programdaki Lola
karakterinin doğal görünümde olması kızımın izlediklerini örnek alması
açısından beni sevindiriyor.
Programın yayın saatleri değişiyor. Bu adresten takip edebilirsiniz. http://www.ducktv.tv/series/lolaandthenumbers-112.html
Etiketler:
0-3 yaş,
3-6 yaş ne izlesin?,
çocuk eğitimi,
çocuk kanalları,
çocuk programları,
çocuk ve medya,
ducktv,
eğitici çizgifilm,
kaliteli vakit geçirme,
kanal,
lola and numbers,
ne izlesek
10 Mart 2015 Salı
6-12 yaş Tel Ali'yi seviyor mu?
_ Atasözleri, deyimler… Meğer dilimiz ne kadar
zenginmiş! Peki, sen bu konuda ne kadar iyisin? Tel Ali'yle bilgilerini
sınamaya var mısın? O sorsun, sen tahmin et! Canlı yayında heyecan dolu bir yarışma.
TRT Çocuk ’ta yayınlanan Tel Ali yarışma programının tanıtımı bu şekilde. Çöp adam çizimlerinden esinlenilen bu program 6_12 yaş aralığına hitap ediyor. Yarışmacılar telefon bağlantısıyla, Tel Ali'nin çizdiği objeleri bulmaya çalışıyorlar. 10 dakika süren programa iki çocuk katılabiliyor.
Tel Ali yarışma programında ekran çok boş kalıyor. Grafik tasarım açısından daha da zenginleşebilir. Tel Ali'nin altından geçen balıklar bile hep aynı. İzlerken bir müddet sonra aynı düzen sıkıyor. Aylar geçiyor hatta yıllar Tel Ali'nin grafik tasarımı aynı.
Programın beğendiğim yönü atasözleri ve deyimlerin sorulması. Siz de çocuğunuzla programı izleyip beraber sorulara yanıt bulabilirsiniz. Eğer çocuğunuz bu programı seviyorsa evde tüm aile bireylerinin katılımıyla bu oyunu oynayabilirsiniz.
Programda dikkatimi çeken bir eksik de: Efekt sesi kullanılmıyor. Tel Ali denizin üstünde ama biz hiç dalga sesleri duymuyoruz. Martılar uçuyor ama hiç martı sesi yok. Tel Ali denize düşüyor yine çıt yok! Genel olarak efekt sesleri olmayınca yapay, tatsız tuzsuz bir program ortaya çıkıyor.
Yayın saati:
Hafta içi her gün 19.40
3 Mart 2015 Salı
Çocuğumla Ne Oynasam?
Yemeği binbir nazla yiyen bir kızım var. Bazı doktorlara uyup kendi haline bıraksam (ki
onu da denedim) zaten zayıf hepten bir deri bir kemik kalacak. Kilosunu
takmıyorum fakat benim için bir çocuğun yedikleri ve dirençli kalması çok önemli.
Yemek yemeği daha cazip hale getirmek için eşimle yapmadığımız şirinlikler
kalmadı. Deneyimlerim sonucu şunu anladım: Bir çocuğa yemek yedirmenin en güzel
yolu onunla daha önce görmediği farklı bir oyunu oynamak.
Dünyada
yaygın olan ülkemizde de yeni yeni uygulanan Montessori eğitiminden ilham
alarak evdeki (özellikle atık malzemelerden) eşyalardan yeni oyunlar üretmeye
çalışıyorum. İşte benim bal kızıma, yemeğini büyük bir keyifle yedirten
oyunumuzu paylaşıyorum.
Malzemelerimiz;
kağıt havlu rulosu ve peçete.
Peçeteleri
yanda gördüğünüz gibi küçük küçük top haline getirin.
Oyuna başlıyoruz..
Çocuğunuzun karşısına geçin. Yuvarlak topların bir tanesini rulonun bir ucuna koyup miniğinizin kafasına doğru üfleyin. Peçete olduğu için ve hızlı gelmediği için acıtmıyor.
Sizinkileri bilmem ama benim bal kızım bu oyundan çok keyif aldı. Laf aramızda tabağını silip süpürdü. Kahkahaları da cabası...
Çocuğumla ne
oynasam? Diyen anneler bu oyunu her zaman deneyebilirsiniz. Miniğinizin kahkahalarına siz de eşlik edin ki oyun daha bir keyifli olsun;)
Not: Yazılarımdaki ana konum; çocuk yayıncılığı fakat arada sizlere faydalı olacağını düşündüğüm bilgileri ve deneyimlerimi de paylaşmak istiyorum. Umarım bir nebze de olsa yardımcı oluyorumdur. Teşekkürler...
Etiketler:
0-3 yaş,
9-12 yaş,
çocuğum ne izlese,
çocuğumla ne oynasam,
çocuk oyunları,
çocukta özgüven,
kaliteli vakit geçirme,
montessori eğitimi,
oyun,
pedagoji,
sağlıklı bireyler
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)