2 Mayıs 2015 Cumartesi

Taziye evindeki çocuklar


Gidenlerin ardından bakakalmak sessizce…



Bilirsin gelmeyecek daha giden.. Yok ki bu yolda geri dönen! Ne yapacağını bilemezsin. 
Ağzında dua, aklında gidenle ilgili son anın, gözlerinde yaşlar, ellerin şaşkın, sen bitkin.





Bir haftadır elime kalem alamıyorum, Hacı dedemizi kaybettik. Taziyelerin kabul edildiği, Kur'anların okunduğu, hüzünlü günlerdi.


Ölüm bize uzak gibi görülse de aldığımız nefes kadar yakın aslında. Kabristanları gezin ne kadar yatan var orada.  Hele bir de yeni yakınını kaybetmiş birinin evine gidin. Ateş düşmüştür o eve. Ani ölümse eğer; ev halkı şaşkın, gelenler şaşkın, duvarlar şaşkın, gidenin eşyaları şaşkın…


Bir de çocuklar var taziye evinde. Masum gözleriyle büyüklerini süzen, bir şeylerin ters gittiğinin fark eden fakat ne yapacağını bilemeyen. Kendini kötü hisseden ve bunu dışa vurmaya çalışan çocuklar. Ah hatırlıyorum çocukken yaşadım bu  duyguları. Ne yapacağını bilemezsin. Anne ağlıyor, baba ağlıyor, yakınlar ağlıyor, gelenler ağlıyor. Sen ise ağlama seslerini duymamak için yaramazlık yapar, kahkaha atarsın.


Gidenlerin ardından bakakalmak sessizce, acizce…


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder